Kalkıp odandan çıkmana hiç gerek yok. Olduğun yerde oturmaya devam et ve dinle. Hatta dinleme bile. Sadece bekle. Sessiz, sakin ve tek başına. İşte o zaman, dünyanın tüm çıplaklığıyla kendini sana teslim ettiğini göreceksin. Başka çıkar yolu yok çünkü. Büyük bir zevkle kapanacaktır ayaklarına. -Franz Kafka
Hayatın koşturmacasına kaçımız -her zaman olmasa bile çoğu zaman- kendisini kaptırdı acaba? Ben cevap veriyim: hepimiz. Kimimiz eve ekmek götürmek derdinde, kimimiz sınıfını geçmenin derdinde, kimimiz yarınki tiyatroda oynayacağı rolü düşünürken, kimimiz de altın gününde yapacağı yemeği düşünüyor. Düşünmek paha biçilemez bir silah -zaten öyle düşünmesem bu yazıyı niye okuyayım derseniz haksız olmazsınız :)-, ama doğru kullanılırsa. Bu silahı oturduğunuz yerde bile kullanabilirsiniz, ama sakın ha hedef almayı unutmayın. Hayatın kargaşasından uzak ve sadece bu silahla birlikte kalırsanız, tamamen ona yoğunlaşır ve onu çözümlemeye başlarsınız. Dünya, hayal edebileceğinizden çok daha kötü bir sırdaştır. Silahı ona sadece doğrulttuğunuzda, tek kurtuluşunun size açılmak olduğunu bilecektir. Akılla yaratılan kavramları, akla geri vermek... Bunu yaparken büyük bir zevk alacaktır. Özden geleni, öze verirken...
Yorumlar
Yorum Gönder